çevremizde baz istasyonu olduğunu nasıl anlarız?

Bilgiyi aldığınız yer biraz tabiri caizse, sallamış. Ben size elektrik elektronik mühendisi olarak açıklayayım, dersini aldım ordan biliyorum.

Elektromanyetik Dalga (EMD) oluşurken hem elektrik alanı hem de manyetik alanı yaratır. daha doğrusu bu iki alan EMD yi yaratır. Bunların içinde en zararlısı elektrik alanıdır, (mesafeye "r" diyecek olursak [r burada yarıçap, alanları, merkezi anten olan daireler olarak düşün]) ki mesafenin küpü oranında azalır (1/r küp). Yani antenin yakın çevresinde yok olur. Diğeri manyetik alandır, ki bu da mesafenin karesiyle orantılı olarak azalır (1/r kare), önceki mesajımda bahsettiğim yaklaşık 10 metre (güce göre değişir elbette) son olarak da EM dalgalar mesafe ile orantılı olarak azalır (1/r). Bu üç alanın adları da şöyle, reaktif ışıma alanı, yakın ışıma alanı, uzak ışıma alanı.

şimdi EMD zaten sizin telefonun çektiği her yerde var, yani emd nin size olan zararını cebinize telefon koyarak çoktan kabullenmiş oluyorsunuz. Zaten cebinizde telefon olmasa da ortamda EMD var. gelelim zararlı olan diğer iki alana.
Reaktif ışıma alanı çok zararlı bir alan. Bu alanın içindeki insanda her türlü hastalık radyasyon etkisi mutasyon artık ne derseniz olma ihtimali var. ama bu alanın içine girmek için antenin çok yakınında olmak lazım ki pratikte çok mümkün değil (önceki mesajımda bahsettiğim anten ayakları vs nedeniyle)
Yakın ışıma alanı bölgesi de yine zararlı ama bu bölgeye sizin bina girmiyor. bu bölgenin vereceği zararları da anteni tepesine taktıran vatandaş kabullenmiş oluyor. yine söyliyorum "yan bina" derken yapışık iki apartmandan bahsetmiyorsanız, size bir sakıncası yok.
uzak ışıma alanı ise zaten zararsız kabul edilir.

Güneşten gelen UV ışınlarıyla ilgili sallamaya gelince, güneşten gelen UV ışını adı üstünde UltraViole ışın. yani gözle görülemeyen bir ışık. Evet bir Elektromanyetik dalga çeşidi ama konumuzla ne alakası var? Baz istasyonu anteni UV mi yayıor, ya da kanser etkisi yapan şey UV mi, değil. Bazı insanlar kendi tezlerini savunmak için elmalarla armutları karıştırıyorlar galiba...

cevap için teşekkürler... benim konuyla ilgili olarak teknik bilgim yok yani sadece internetten forumlardan bulduğumuz okuyabildiğimiz kadarıyla bilgi sahibi olabiliyoruz. o yüzden özellikle konunun linkini verdim... sizin gibi bilgi sahibi arkadaslar bizleri aydınlatırsa seviniriz tabii...
yani sonuç olarak siz diyorsunuzki boşver sana bi zararı yok, karışma adamın antenine :-))) ( bina bize 20 metre falan karsımızdaki apartman )...
 
Televizyonların en çok izlendiği saatlerde reyting uğruna saçma sapan diziler konuyor. 3-4 sene kadar evvel gecenin köründe star tv de bu konu ile ilgili bir oturum vardı. TÜBİTAK kurumundan bir yetkili, Fizik Mühendisleri Odasından bir yetkili, benzeri kişilerden oluşan bir oturumdu. Örnek olması açısından çeşitli ölçümler yapıldı. Kısaca sonuç olarak: Baz istasyonun en tehlikeli olduğu alan çanak antenin tam karşısı olmak üzere 2 metrelik mesafe idi, çanağın arkası, altı ve üstü zararsız veri olarak değerlendirildi. Baz istasyonunun olduğu çatının altındaki dairede yapılan ölçümler, televizyon, bigisayar ekranının arkasından yapılan ölçümlerden çok daha düşük çıkmıştı. Televizyonun uzaktan kumandası, televizyonun stan by şeklindeki kapalı konumu, evlerde kullandığımız telsiz telefonlar, micro dalga fırınlar bile baz istasyonuna göre fazla değerlerde radyasyon dağıtıyordu. Yani teknoloji hayatımızı kolaylaştırıyor ama bizlerden de bazı şeyleri alıyor. Radyasyon, hormonlu gıdalar, zararlı gazlar, ozon tabakası falan filan. Hatta ve hatta bazılarımız aracımız daha hızlı gitsin diye katalitik konvertörleri bile iptal etmiyormuyuz? Yani çorbada bizlerin de tuzu var. Bunlar insan sağlığına zararlı ama gene de insan ömrünün uzaması ne yaman bir çelişki.
 
Son düzenleme:
60 derecelik bi açı ile sizi görüyorsa baz istasyonu yağdır mevlam radyasyon :D
 
Geri
Üst