Lise Hediyem CDX

Bu tür konuları okuyunca insanın tekrar liseye hatta ilk öğretime yeniden gidesi geliyor. Öncelikle anne ve babalar sorumluluk sahibi olacaklar ondan sonra da zamane gençliğine bahane bulacaklar. Sen kalk ehliyeti olmayan dolayısı ile reşit olmayan birisine arabanın anahtarını ver ondan sonra da yasalar yetersiz diye polisi hakimi hukuku suçla. Hatanın başı bizleriz arkadaşlar, hiç kusura bakmayın, el kadar çocukları araba kullanırken kucağına alan bir sürü baba görüyorum, işin üzücü yanı bu moda iyi bir şeymiş gibi her geçen gün hızla yayılıyor. Sizlerde bu tür hareketleri yapıyorsanız, küçük yaşlardaki çocuklarınıza aracınızın (araba, motor, traktör) anahtarını veriyorsanız yarın birgün ehliyetsiz bir çocuk da sizlere bir zarar verirse davacı olma hakkınız olamaz.

Savaş abi , çocuklarını kucağına alıp araba kullananlara tabiri caiz ise uyuz oluyorum. Ya araba görmemişler yada çocuk. Hiçmi düşünmezler ani bir frende çocuğun başına geleceklerini.
 
Mustafa sorumsuz erkeklere alışmıştık ama geçen gün gördüğüm yaşlıca bir bayan işin çılkını iyice çıkarmıştı. Kendisinin nasıl araba kullandığı ortada iken bir de 4-5 yaşlarındaki torununu kucağına oturtmuş aklınca ona araba sürdürüyordu, ulan dedim kelin merhemi olsa .... :)
 
Son düzenleme:
ARkadaşlar.Trafiğe uzak bölgelerde 10-11 yaşında abilerimizin arabalarında daha vitesi tutmayı bilmezken lastik çektirerek öğrendik araba sürmeyi.Hiç birimiz değil lise daha ortaokuldayken arabanın şöför koltuğunu cumhurbaşkanının koltuğu gibi gördüğümüzü inkar etmeyelim :) Her erkeğin hayalidir arabanın gazına basmak.Ben kendi adıma açıkça söylüyorum.10 yaşında abim bana ilk araba verdiğinde adım attım araba kullanmaya.Daha sonra abim askere gitti falan derken mahalle aralarında ileri geri ile başlayan macera köy yollarında bir kaç arkadaşla gezerken devam etti.Hadi ehliyet yoktu derken ünüversite yıllarında ehliyeti aldım ilk işim gezmek isteyipte gezemediğim yerlerde gezmek oldu.Tabi lise kapıları değildi oralar :D Gitmedik mi ergeniz o zamanlar onu da yaptık yalan değil :D Ünüversitede bir arabam oldu, lpg yeni çıkmış piyasaya okula arabayla gidip gelmek otobüs biletiyle aynıydı neredeyse.Sonra askerlik peşine iş hayatı derken araba ihtiyaca dönüştü.Şu anda ise hayatımı kazandığım makine oldu :D Yalnız şu varki, arabaya tek başıma binip gezdiğim ehliyetsiz günlerimde bile kimse karışmadı.Niye gittin nereye gittin diye sormadılar.Çünkü ben onların güvenini sarsacak hiç bir şey yapmadım.Kimsenin canını yakacak yada benim başıma işler gelecek yerlerde araba kullanmadım.Asla akan trafiğe girmedim.Ama o yollarda yağmurda çamurda karda buzda çakıl üstünde kum üstünde arabayı nasıl kullanacağımı arabayı batıra çıkara çamurlara karlara bata çıka öğrendim.Şimdi mi?O zamanlar öğrendiğim her tecrübe profesyonel araç kullanımımda hayatımı kurtaracak seviyede kazanımlar yarattı.10 yaşımdan beri ehtliyetimde tek bir kaza var.O da mahalle arası yoldan çıkan bir minibüsçünün yanındakiyle konuşurken önüne bakmadan çıktığı için önce solundan gelen arabaya çarpıp ondan kaçarken benim arka çamurluğuma çarpmasından dolayı.

Asıl önemli olan şu.Bir insanın içinde kötü bir yan varsa ve bunu kullanmak hoşuna gidiyorsa ailesi ne yaparsa yapsın o çocuk ailesini aşıp istediğini yapacak bir yol mutlaka bulur.Aile terbiyesinin burada bir hükmü yoktur.Ama çocuğun içinde o kötü yan baskın değilse ailesi arabayı teslim etse bile o ne yapacağının bilinciyle o arabayı kullanır.Ailesi istediği kadar düzgün yaşam versin.Sonuçta televizyon kültürü ve bununla harmanlanan bir sosyal kültür arkadaş çevresi var.Aile terbiyesi bizim çocukluğumuz döneminde son buldu, bunu kabul etmek lazım.Artık yaşadığınız semtler, yaşadığınız iller ilçeler çocukları terbiye ediyor.

Şu kucağına çocuk olan sürücüler ise ayrı konu.Aynı yönde gidiyorsak telefonda videoya çekiyorum aracın arka plakası da dahil ve trafiğe şikayet ediyorum.Eğer polis ben arkasında olduğum sürece durdurursa bende durup videoyu gösteriyorum.Ama mutlaka polise şikayet ediyorum.Sizde yapın.
 
Arkadaş konuyu açtığına pişman olacak valla :D Böyle tepkiler alacağını bilmiyordu herhalde :) Dikkat et kardeşim sabırlı ol herşeyi zamanında yaşamak lazım. Neyi erken yaşarsan ona geç kalırsın. Allah korusun bi kaza felan yapsan canına ya da başkalarının canına zarar gelse hiçte güzel olmaz. Hem bişeyde olmazsa 1-2 yıl sabredemediğin için ehliyetten men edilebilirsin. Öyle birşey varmış sanırım duymuştum.
 
Ben de birçok genç gibi ehliyetsiz araç kullandım, arabayı yıkadıktan sonra kapının önünde ileri geri yapardım, komşu babama söylemiş, bir kere uyardı o kadar. Yani babam aferim oğlum iyi yapıyorsun, al anahtarı git bir iki tur at falan demedi, sadece ehliyetini al ondan sonra yedek anahtarları cebine koy dedi. Bir arkadaşının kızı viteste olan aracın marşına basınca araba önünde oynayan komşu çocuğa çarparak yaralanmasına neden oldu, 40 yıllık komşuları davacı olunca 17 yaşındaki genç kız nöbetçi mahkeme tarafından ehliyetsiz araç kullanmaktan tutuklandı, o olay bize de iyi bir ders olmuştu (o zamanlar CMUK falan yoktu). Tamam küçük kardeşimiz bir çok ehliyetli kişiden daha güzel araba kullanabilir, ama Allah korusun bir kazaya karıştığı zaman şartlar ne olursa olsun haklı bile olsa suç onun üzerine yıkılır. Bir genci suçtan korumak ayrıdır, adeta teşvik etmek ayrıdır, ben öncelikle teşvik edilmesi olayına karşıyım. Hatırlarsanız bayramda Zonguldak polisi küçük bir çocuğu araç kullanırken yakaladı, babasının savunması ise evlere şenlikti "bayram günü çocuğun hevesini kırmak istemedim" , çocuklarımızın hevesi kırılmasın diye her dediklerini yapmamız mı gerekir?
 
Doğru şartlar önemli.Yazıma dikkat ederseniz ''trafiğin en düşük olduğu yerler'' den bahsediyorum.Çocukların oyun oynadığı yerler gibi değil.Örneğin ben yeğenime istanbul içinde imkan bulamadığım için önce karting kursunda ufak arabalarla kullanmaya başlamasını önerdim ve destek oldum.En azından direksiyon nedir gaz nedir fren nedir onları öğrendi.Daha sonra bir firmanın büyük otoparkında (firma dışı araçlara kapalı) ve şirket binasının etrafında hafta sonları büyük arabayı nasıl kullanacağını öğrettim.Daha sonra düşük yoğunluklu trafikte araçlara alışmasını sağladım ve peşinden yoğun trafiğe soktum.Şu anda çok güzel şekilde araç kullanıyor.Çok kişiye de taş çıakrtıyor.Çünkü direk şehir yada mahalle trafiğine sokup beyninde stres oluşmasını engelledim.Ama daha arabanın ne olduğunu bilmeyen birine anahtar verip çalıştır yavrum derseniz sonuçları kestiremezsiniz.Ehliyet sadece aracı kullanma belgesidir.Halen daha aynayı kullanmayı bilmeyen sinyal kolunu unutan hatta karşısından kamyon gelirken sadece ona odaklanıp ya o kamyonun altına giren yada arabayı yoldan dışarı atan sürücüler dolu.Bir anne baba çocuğunu teşvik edebilir.Ama bu teşvik te doğru olmalıdır, doğru yönlendirmeyle olmalıdır.Örneğin benim yeğenime dediğim gibi arabayı kaçırıp arkadaşlarınla gezersen seni arabamı çaldı diye polise şikayet ederim derseniz ve ciddi olduğunuzu görürse teşvik ettiğiniz kişinin pekte araba kaçıracağını düşünmüyorum.Şu bir gerçek ki, son 13-14 senedir ehliyetin sadece polisten ceza almada geçme belgesi olduğunu düşünüyorum.Çünkü trafikteki ehliyetli sürücülerin yarısının sürüş kabiliyeti malesef acınacak seviyede.
 
Ben kendi adıma 18 yaşına kadar direksiyona oturmadım.. Babamın bi felsefesi vardı nasıl öğrenirsen öğle gider.. İlk olarak doğrusunu öğren sonra nasıl istersen öyle yap sorumluluk sana ait. Bunun birde avantajı var eğer birisi hiç araç kullanmadıysa cesaret edip babasının arabasını kaçıramıyor. Örnek ben.. Kaç arkadaşım varsa 18 inden önce araç kullanan hepsinin mutlaka arabayı izinsiz kaçırmışlığı var. Allah yardım etti çoğu ufak tefek şeylerle atlattı en fazla..

Jandarmanın vurduğu genci hepiniz hatırlarsınız. Devlet buna bir sınır koymuş ve bunun bir sebebi var. Direksiyonu ne kadar iyi olursa olsun kafa yapısı olgunlaşmamış oluyor insanın. Bence 18 bile az. 20 yaş olmalı ehliyet alma yaşı ve sıkı denetim görmeli.

Şuan 10 yıllık ehliyetim var, orta okuldan beri araç kullanan arkadaşlarım birlikte bir yere gideceğimiz zaman kullandıkları arabaya mümkün mertebe binmem, hiç birisinin ne direksiyonu ne refleksi benden iyi değil. Akıl almaz hatalar yapıyorlar. Mideme kramp giriyor gidene kadar :D

Uyardığım zamanda kabul etmezler ben 10 yaşından beri araç tepesindeyim der, sollama yaparken kamyonun dibine girer, adam fren yapsa ne olur düşünmez..

Rampa çıkarken Allah ne verdiyse basar, tam çıkmadan yavaşla derim.. Neden! diye sorarken rampanın tepesinde kör noktada karşıdan karşıya geçmeye çalışan kamyon beliriverir, altına girmeye 5 mt kala dururuz :D Sora suç kamyoncu da der. İlerisini görmediği yola 160 la dalarken suçu kendinde görmez.

Yani erken yaşta araç kullanmanın trafikte zerre faydası yok bana göre. Ben hiç eksiklik hissetmedim.

Kendi adıma eğer çocuk sahibi olursam ehliyet almadan araba vermem kesinlikle.
 
Yakında, ''Anaokulu Hediyem Insignia'' başlıklı bir konu ve '' Babam, anaokulunu bitirip, ilkokul 1'e başlayınca aldı'' içerikli bir mesaj da okuruz gibime geliyor.
 
yasım 20 üniversiteye gidiyorum ehliyet var ama hala babamın arabasını kullanıyorum ve babam km lafını yapn insan :D 7 senedir 96 model astra f gl egotec var benimde kendime ait arabam olsa fena olmaz :D








FHOTSHOP DİYENLER E GELSİN... SHOP DEİL HIZLI CİLA...
 
Ehliyetini al istediğin şekilde sür bu senin hakkın.Artık 10 yaşında usta şöförler göreceğiz anlaşılan :)
 
Geri
Üst