sfi gsi ve ecotec gsi

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan weSti555
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Kısacası bugün için sidi turbo ile bile LET karşısında başa çıkamazsınız.

Boşuna demiyorlar LET's GO ;)
 
Enolaguy bilgiler için çok sağol. peki ecotechlerin sfilerden ne eksiği varda 150 deilde 136 bg veriyorlar. egr valfi sfilerde yok sanırım. bunun dışında sadece kapak tasarımı ve emme manifoldu mu farklı? birde sormak istediğim bir soru var bütün c20xelerde headers var mı?
 
Sfi ın benzin basıncı daha fazla , yağ basıncı daha fazla, egzantrikleri daha dereceli, hepsinde headers var, forget piston kullanıyor, süpap kanal diametreleri daha büyük, Sfi bosch motronic denen yakıt sistemini kullanırken ecotec simtec i kullanıyor....
Çok fark var yani , ama bir eco yu fazla zorlanmadan 150-160 hp ye çıkarırsın ama asıl fark 150 üstü hp lerde ortaya çıkar mesela sfi ı 300 HP de yaparsın ama eco da pistonlar kollar ve kapak dayanmaz.
eco yu standart sfi ayarına getirmek için headers, chip, ve standarttan çok az dereceli egzantrik yeterlidir EGR ise bir miktar güç düşürür aslında onu da iptal etmek lazım.
 
bunları bilsem sfi alırdım walla :) gerçi b kasa vectralarda da sfi yok. ilk çıktığında almıştık o zaman alırken çok övmüşlerdi bu motoru ama sfi kadar başarılı değilmiş meğer.
 
Ben size kişisel fikrimi söyleyeyim isterseniz...

Bu konuda geçmişte olmuş olan birkaç konuyuda bilmek gerekli diye düşünüyorum.

Opel tarihinde mantada ascona da rekord ta kullanılmış olan motorun adına CIH denirdi bu motor döküm kapaklı kısa stroklu bir motordu bu motor ömrünü en son 1988 de üretilen manta üzerinde tamamladı.
Bu motorun yerini almak üzere Fritz İndra denen ve aynı zamanda motor mühendisliğinde doktor lakabı ile anılan bir dizayner önderliğinde yeni motor için bir çalışmalara başlandı ve bu motora C20XE kod adı verildi eski CIH motorunun stroğu 69.8 mm olduğu ve dolayısıyla kısa stroklu olduğu için manta zamanında rallilerde tork sorunu yaşandığından bu motor yerine daha iyi tork verecek bir dizayn üzerinde uğraşıldı ve benim bildiğim kadarıyla dünyada ilk defa opel tarafından fiziki olarak en verimli yanma odası formu olarak kare yanma odası formu Fritz İndra tarafından tasarlandı bu motor Opel tarafından gerçekten üzerine çok düşülerek üretilmiş ve üretildiği tarihte benzeri diğer firmalarda olmayan üstün bir motordu. standart olarak 1988 de kadett üzerinde kullanıldığında 168 HP ürettiği yıllarda eşi benzeri yoktu. sodyum alaşım süpaplar ve yine özel alaşım krank mili kullanılmıştı ki bu bugün bile birçok performans otomobilinde bunlar yoktur. Fritz İndra tarafından geliştirilen kare yanma odalı bu motor bloğuna Cosworth ve Kolbenschmit tarafından bir üst kapak tasarlandı ve bu kapak aynı zamanda Lotus tarafından da desteklendi.
Fakat Opelin bu motoru daha çok avrupada satmak zorunda olduğundan 168 HP yi euro gaz emisyonlarına uydurmak için 156 ya ve hemen devamında yine egzost gaz normu nedeniyle bir de katalitik konvertör takarak 150 HP ye düşürüldü. Bu tarihte opel bunu yapmaya aslında mecbur değildi çünkü diğer markalar henüz bu gaz normlarını karşılayacak model geliştirmemişlerdi Opel avrupada bir ilk olarak Tüm modellerini daha normların zorunluluk tarihinden çok önce euro emisyon normlarına uydurmuş olan ilk firma oldu (BMW ve Mercedes ve VW henüz bu emisyon değerlerini karşılayamıyorlardı)
Şunu unutmayalım ki işte bu tarihte aslında 150 HP olan ve gaz normunu karşılayan bu motorun ayarında güç üretebilen bir motor yoktu dolayısyla rakipler ise işte hep bu motora karşı motorlar ürettiler Honda, Peugeot, Citroen, hep 150 HP 198 newtonu geçmeye çalıştılar ve sonunda peugeot 306 GTI ile, Citroen Xsara ile Honda TypeR ile bu kare yanma odası formunu opelden sonra opeli takip ederek ürettiler ve Opelin gücüne yıllar sonra ulaşabildiler Hatta citroen opelden taklit etmiş olduğu 86X86 bore strok motor ile daha sonraları dünya ralli şampiyonluğunu bile kazandı. Bu başarıyı Aslında Opel citroenden daha önce ve rahat kazanabilirdi ama kazanmadı çünkü mantanın homologasyonunun ani bir kararla kaldırılmasından beri dünya rallilerini protesto ettiği için 1986 yılından beri rallilere girmemektedir. ( Bu Opel madem o kadar iyi de neden hiç WRC başarısı yok diyen diğer markacılara bir fikir olur umarım )
Opel in SFI ına 2000 cc olamasa bile 1.6 ile ilk cevap Honda dan geldi 160 HP vtec olarak ama hiç kimse opelin 150 HP sinin özellikle euro normuna uymak için kısılmış olduğunu aslında 168 HP olduğunu düşünmedi oysa Honda nın o tarihte euro normuna uymak gibi bir sıkıntısı yoktu üstelik beygir güçleri için hiç bir zaman DIN normu yerine SAE net normu olarak verdiği beygir güçlerinin aslında DIN e göre en azından %5 eksik olduğunu da kimse dikkat etmedi. Beygir güçlerinin abartı yüksek olmasına rağmen torkunun olmaması da ürettiği yüksek beygir gücünün gölgesinde kaldığından tork eksikliği de kağıt üzerinde fazla dikkat çekmedi.
Peugeot ve Citroen ise daha sonra 167 HP veren atmosferikler ürettiler ama opelin de kısılmadan önceki 1988 deki asıl gücü 168 HP idi ve o haliyle torku da kendisinden neredeyse 10 yıl sonra üretilmiş olan citroen den de pug 306 GTI dan da yüksekti.
Şimdi neden ecotec çıktı sorusuna gelelim
Aslında Opel tüm motorlarını ecotec yaparak yeniden düzenlenen avrupa emisyon şartlarını da ilk defa yine tüm modelleri ile karşılayan firma olmayı hedeflediği için SFI ı bitirdi yerine Ecotec i çıkardı aslında SFI ı 1998 sonuna kadar üretebilirdi ama üretmedi tüm modellerini 1997 yılında Ecotec yapmıştı bile ;)
Ecotec çoğunun bildiği gibi ekonomi veya ekoloji anlamına gelmez ecotec demek emmison control technology nin baş harflerinden oluşur yani sadece emisyonu karşılamak içinüretilmiştir. Eco motorlar SFI kadar iyi malzemeden de üretilmemiştir çünkü nasıl olsa SFI kadar güç üretmek amacıyla düşünülmemişlerdir o normlara uymak demek en fazla 136 HP demektir işte Ecotec budur kompresyon oranı bile emisyon kontrolünü sağlamak amacıyla yükseltilmiştir güç için değildir ;)
SFI motorunun üzerine gerçek yeniliği aslında sadece honda getirmiştir o da TypeR dır yenilik ise Vtec özelliğidir tir ama Honda bile TypeR ı ürettiği ve 86X86 kare yanma odasına döndüğü gün bile SFI ın ölçülerini taklit etmiş durumda olduğu unutulmamalıdır. ( Bir süre 86X86 yapmayacağım diye S2000 makinesi ile inat etmiştir ama tutmayacağını görmüş olmalı ki TypeR ile 86X86 nın gücünü mecburen kabul etmiş durumdadır :) )
Kısacası bugün bizim artık eskidi dediğimiz SFI motorunda aslında sadece variable cam ( VTEC özelliği) dışında günümüz teknolojisinde var olan her şey bugün hala vardır. ve üstüne üstelik pistonlarda olsun süpaplarda olsun krankta olsun kullanılan malzeme teknoloji kalitesi bugünün performan otomobillerinin bile % 90 ında yoktur. Turbo uygulamalarında çok aşırı yüklenmelerde işte bu malzemenin kalitesi ve kare yanma odası formunun verimi yüzünden hala başa çıkılamamaktadır.
Opelin daha sonra ürettiği Opel GT de kullandığı motor ise apayrı bir tekniği kullanır ve dünyada şu anda bilinen en güçlü direct injection gasoline turbo motordur ve Opelin SFI dan sonra ürettiği ve sodyum alaşım süpaplar ve aynı özellikte krank kullandığı ilk motor olma özelliğini taşır.
Fakat bu motorunda sistemi farklı olma nedeniyle alıp fazla modifiye yapılacak bir tarafı şimdilik yoktur en fazla 370 HP vermektedir. ( şimdilik mekanik olarak sadece fabrika tarafından gücü arttırılabilen bir dizayna sahip olması nedeniyle en fazla çip olarak açılıp 370 HP ye ulaşmaktadır. )
üşenmeyip bu kadar yazıyı yazdığın için teşekkür ederim bilmeyenlere kapak niyetine bu yazı ve gt konusunda dediğin gibi sadece çipe yüklenerek 370hp gibi aslında ciddi görünmese de 2.0 lt için ki lt başına 160hp gibi çıksa efsane olabilecek bir motora sahip opelin başlarda neden bir v8 i yok diye düşünsemde aslında v8lerin performansına düşük hacimlerde ulaştığını farkettim ki v8lerin emisyonlarından çok daha düşük seviyelerde aynı gücü üretiyor neyse uzatmıyayım yazı için kendi adıma çok teşekkür ederim
 
Enolaguy nick li üyenin teknik bilgisine , bilgisini paylaşma becerisine hayran kaldım.kendisine buradan çok teşekkür ediyor ve ilgisinin devamını diliyorum.
 
gerçekten enolaguy gibi üyelere bu sitenin ihtiyacı var aslında o bronz üye değilde elmas demek daha doğru olucak sanırım sonuçta elmas yapılmaz bulunur
 
Sağolun arkadaşlar ;)
Yazıda eksik ve yanlış yerlerde olabilir ama yinede 1980 lerin ortalarından günümüze kadar olan ve diğer markaları da içine alan ve opel ile ilgili yaşanmış olan gelişme aşağı yukarı budur. umarım o zamandan bu zamana takip edemeyen veya yaşı küçük olan arkadaşlara faydalı olur.
Yanlışlıkları düzeltecek arkadaşlara da şimdiden teşekkür ederim.
 
bence bu kadar mütevazi olma az kişi çıkıp doğru bişiler yazıyor ;)
 
gerçekten paylaşımlarınız çok güzel ve faydalı yetkili serviste veya sanayide birisinin bile bukadar bilgisi olduğunu zannetmiyorum paylaşımlarınız için teşekkürler
 
Geri
Üst