tek sorunlu araç opel değil

Her markanın sorunlu modelleri oluyor. Sonuçda kul yapısı bunlar. Sorun çıkma durumuda tamamen şans işi yeni otomobillerde büyük oranda mekanik değilde elektronik ağrızalar çıkıyor.

Tamamen şans işi özellikle elektronik ağrızalar siz aracınıza ne kadar iyi bakarsanız bakın elektronik problem çıkarabiliyor. Hatta şöyle diyeyim yakın zamanda 2006 model 307hdi aldık aracı aldığımızda ve kullandığımız 2 hafta içinde hiçbir problem yoktu sonra birden BSI beyni kronik sorunu patlak verdi. Dediğim gibi elektronik sorunlar tamamen şans, her markada başınıza gelebilir.
 
söylenen şeyler eskime yada yıpranmalar deil ki. H kasalar ne zaman çıktı ki zaten piyasaya eskime yada tıpranma konusunda otoriter bi yargı için üzerinden bi 8-10 sene geçmesi lazım ancak yorum yapılabilsin.

kastettiğim şeyler arızalar. hareketli, mekanik aksam özellikle de. Gördüğüm hiç bir tamirci H kasaları beğenmiyor.
evet ben de öyle duymuştum :o
 
Ben üç yıldır Astra h 1,3 cdti kullanıyorum,şeytan kullağına kurşun tek bir sorun yaşamadım ve gayet memnunum.Kendi sınıfında Yol tutuşu,Sağlamlığı,TİPİ yeter.Arada bir arabamın değerini başka marka araçlar kullanarak daha iyi anlıyorum.Kısa süreliğinede kullansam hemen kendi arabamı arıyorum.Bu gün alsam gene Astra h alırım ama dizel olmayabilirdi malum zamlar...
 
Son düzenleme:
kul yapısı hatta seri üretim araçlar robot yapısı yani sorunların çıkması normal ancak sorunu telafi etmek önemli bazı servisler hemen suçu müşteriye yıkıyorlar ... yok kullanıcı hatası cart curt tamam bazı konularda haklılar kullanıcı hatalarından çok mekanik parça arızası çıkabilir meydana ... bide şöyle bi durum var insan aracını sıfır alınca belki psikolojik en ufak birşeyde işte şurdan ses geliyor şurası şöyle burası böyle zırp pırt servise gidiyor... her araçta sorun var zaten genelde ustalar yeni araçları sevmezler hergün gele gele o araçlar gına gelir artık orasıya uğraş burasıyla uğraş ... tabi çalışan için demek istiyorum kendi dükkanı olsa tam tersini söyler..:D artık yeni çıkan hiçbir aracı yabana atmamak lazım artık kötü araç yok ...kimisi fazla ykar kimisi az konforludur hepsinin bi avantajı dezavantajı vardır bide kişiseldir ...araba alacaksanız birazda şans gerek kimi insana öyle arabalar düşüyorki ilk haftada gözünü serviste açıyor adam üzücü olay ama bunların hepsinin nedeni seri üretim...
 
söylenen şeyler eskime yada yıpranmalar deil ki. H kasalar ne zaman çıktı ki zaten piyasaya eskime yada tıpranma konusunda otoriter bi yargı için üzerinden bi 8-10 sene geçmesi lazım ancak yorum yapılabilsin. kastettiğim şeyler arızalar. hareketli, mekanik aksam özellikle de. Gördüğüm hiç bir tamirci H kasaları beğenmiyor.
Tamirciler kendilerine para kazandırmayan araçları tabiki sevmezler, sonuçta bu iş bir ticarettir, ekmek kapısıdır. Ankara'da tamirci arkadaşa bu arabayı beğendiğimi söylemiştim, hemen, hiç bulaşma, yaramaz dedi. Parçacı arkadaşa ustalar yaramaz diyor, ama ben bu araçların sedanını seviyorum dedim. Onun yorumu, araç daha yeni, elektronik aksamı eski kasalardan daha yoğun olduğu için yeni bilgiler gerekiyor, yedek parçaları pahalı, yan sanayi parçaları henüz az o nedenle de pahalı. Tamire gelen araçların parçaları çok tutunca müşteri kaçmasın diye ustalar fazla işçilik parası isteyemiyor, kendi alacakları işçilik ücretinden fedakarlık ediyorlar, işçilik ücretinden fedakarlık etmek istemeyenlerin de müşterileri o kadar para verdikten sonra üzerine az biraz ilave eder yetkili servise giderim diyormuş. Bana mantıklı geldi. Bu her arabanın kaderi olsa gerek. Ben B kasayı alırken de o arabaya binilmez, ikinci eli yok, parçaları aşırı pahalı diye çok uyarmışlardı. Hiç kimse güvenli, konforlu, rahat olduğunu söylemiyor. Klasik sanayi ağzı derler ya o tabirle ülkemizdeki iyi arabayı özetlersek; arabanın parçası sudan ucuz olacak, bakkalda bile parçası olacak, tamiri o kadar kolay olmalı ki usta para dahi istemesin "bir siftah at yeter desin" ,satılığa çıkarınca reşat altını gibi para etmeli ve hemen o gün satılabilmeli, kopan, dağılan yerleri telle bağlanınca uzun süre sorun çıkarmadan kullanılabilmeli, fabrika verisi hız limiti 150 km olduğu halde rahatlıkla 200 km ye kadar çıkabilmeli, sorunsuz bir şekilde her türlü yakıtla çalışabilmeli, dökülüyor olsa bile satış anında kendisini diri gösterebilmeli. Aldığınız araç bu kriterlere uymuyorsa üzgünüm paranızı çöpe attınız demektir.
 
Tamirciler kendilerine para kazandırmayan araçları tabiki sevmezler, sonuçta bu iş bir ticarettir, ekmek kapısıdır. Ankara'da tamirci arkadaşa bu arabayı beğendiğimi söylemiştim, hemen, hiç bulaşma, yaramaz dedi. Parçacı arkadaşa ustalar yaramaz diyor, ama ben bu araçların sedanını seviyorum dedim. Onun yorumu, araç daha yeni, elektronik aksamı eski kasalardan daha yoğun olduğu için yeni bilgiler gerekiyor, yedek parçaları pahalı, yan sanayi parçaları henüz az o nedenle de pahalı. Tamire gelen araçların parçaları çok tutunca müşteri kaçmasın diye ustalar fazla işçilik parası isteyemiyor, kendi alacakları işçilik ücretinden fedakarlık ediyorlar, işçilik ücretinden fedakarlık etmek istemeyenlerin de müşterileri o kadar para verdikten sonra üzerine az biraz ilave eder yetkili servise giderim diyormuş. Bana mantıklı geldi. Bu her arabanın kaderi olsa gerek. Ben B kasayı alırken de o arabaya binilmez, ikinci eli yok, parçaları aşırı pahalı diye çok uyarmışlardı. Hiç kimse güvenli, konforlu, rahat olduğunu söylemiyor. Klasik sanayi ağzı derler ya o tabirle ülkemizdeki iyi arabayı özetlersek; arabanın parçası sudan ucuz olacak, bakkalda bile parçası olacak, tamiri o kadar kolay olmalı ki usta para dahi istemesin "bir siftah at yeter desin" ,satılığa çıkarınca reşat altını gibi para etmeli ve hemen o gün satılabilmeli, kopan, dağılan yerleri telle bağlanınca uzun süre sorun çıkarmadan kullanılabilmeli, fabrika verisi hız limiti 150 km olduğu halde rahatlıkla 200 km ye kadar çıkabilmeli, sorunsuz bir şekilde her türlü yakıtla çalışabilmeli, dökülüyor olsa bile satış anında kendisini diri gösterebilmeli. Aldığınız araç bu kriterlere uymuyorsa üzgünüm paranızı çöpe attınız demektir.
ağzına sağlık abi çok iyi söyledin :good: :good: :good:
 
Tamirciler kendilerine para kazandırmayan araçları tabiki sevmezler, sonuçta bu iş bir ticarettir, ekmek kapısıdır. Ankara'da tamirci arkadaşa bu arabayı beğendiğimi söylemiştim, hemen, hiç bulaşma, yaramaz dedi. Parçacı arkadaşa ustalar yaramaz diyor, ama ben bu araçların sedanını seviyorum dedim. Onun yorumu, araç daha yeni, elektronik aksamı eski kasalardan daha yoğun olduğu için yeni bilgiler gerekiyor, yedek parçaları pahalı, yan sanayi parçaları henüz az o nedenle de pahalı. Tamire gelen araçların parçaları çok tutunca müşteri kaçmasın diye ustalar fazla işçilik parası isteyemiyor, kendi alacakları işçilik ücretinden fedakarlık ediyorlar, işçilik ücretinden fedakarlık etmek istemeyenlerin de müşterileri o kadar para verdikten sonra üzerine az biraz ilave eder yetkili servise giderim diyormuş. Bana mantıklı geldi. Bu her arabanın kaderi olsa gerek. Ben B kasayı alırken de o arabaya binilmez, ikinci eli yok, parçaları aşırı pahalı diye çok uyarmışlardı. Hiç kimse güvenli, konforlu, rahat olduğunu söylemiyor. Klasik sanayi ağzı derler ya o tabirle ülkemizdeki iyi arabayı özetlersek; arabanın parçası sudan ucuz olacak, bakkalda bile parçası olacak, tamiri o kadar kolay olmalı ki usta para dahi istemesin "bir siftah at yeter desin" ,satılığa çıkarınca reşat altını gibi para etmeli ve hemen o gün satılabilmeli, kopan, dağılan yerleri telle bağlanınca uzun süre sorun çıkarmadan kullanılabilmeli, fabrika verisi hız limiti 150 km olduğu halde rahatlıkla 200 km ye kadar çıkabilmeli, sorunsuz bir şekilde her türlü yakıtla çalışabilmeli, dökülüyor olsa bile satış anında kendisini diri gösterebilmeli. Aldığınız araç bu kriterlere uymuyorsa üzgünüm paranızı çöpe attınız demektir.


bu da bi bakış açısı tabi ama benim kastettiğim ustalar opel yetkili servis ustaları.

"satıldı araç 1 olmadı her tarafı söküldü hala da düzen tutmuş deil" diye bi cümle kurdu adam mesela kaldım öyle..
 
hala inatla astra için bişiler yazıoruz birkaç istisnanın kaideyi bozmayacağına eminim her markada ufak tefek sorunlar var ama tüm h type kodlu astralara genellemek yalnış olur bu kadar insan aptalmı da alıyor astra h 2007nin kompakt hb sınıfının en çok satanı astra 8000civarı hemde golf bile 4000 bu kadar sorunlu olsa bu millet nie alsın
 
bu da bi bakış açısı tabi ama benim kastettiğim ustalar opel yetkili servis ustaları.
"satıldı araç 1 olmadı her tarafı söküldü hala da düzen tutmuş deil" diye bi cümle kurdu adam mesela kaldım öyle..
Şu ana kadar 2 opel alıp uzun süre kullanıp sattım. Kullandığım diğer marka araçlara oranla en az sorunlu olduğuna inandığım için 2 tane daha aldım ve oldukca memnunum. Sıfır araç alabilirsem büyük bir ihtimalle yine opel olacak. Mutlaka her arabanın olduğu gibi opellerinde de ufak tefek sorunları var. Çok değişik araçlar kullandım, hiç sorun çıkarmayana rastlamadım. Neticede kul yapısı. Gönül istiyor ki araçlarımız hiç sorun çıkarmasın, güzel güzel binelim. Bence en önemli konulardan biri araçlarımızı çok iyi tanımalıyız. Tabi bunun için de zamana ihtiyaç duyuyoruz. En ufak bir şeyde (önemli olanlar hariç) rast gele tamircilere gitmemek lazım. Ben ikinci aracımı iyice tanımadığım ve ustanın hatalı yönlendirmesi sonucu 1500 YTL'yi resmen çöpe attığım yetmezmiş gibi bir o kadar da masraf çıkardı, Allahtan başka bir yerde derdime çare aradım. Daha bilinçli bir yerde aynı sorunumu 30 YTL'ye hallettim. Büyüklerimiz elektronik şans işi, kurcalanan, tamir gören elektronik eşyadan hayır gelmez derler. Artık bu araçlarda elektronik ağırlıklı. O nedenle Allah hepimizin yardımcısı olsun.
 
Geri
Üst