Trafikde kavga etmeyin..

* Son zamanlarda arka cama Osmanlı tuğrası yapıştırmak moda oldu. Adamın arabasında tuğra veya dediğin şeyler yazıyor ama nedense arabadan da bangır bangır yabancı müzik sesi geliyor. Ben bu tipleri görünce gülme krizine giriyorum.

* Böyle bir tanıdığım var. Adamın torun torbası fazla. Yazın deniz kenarındaki yazlığında hepsi bir araya gelince eve sığmıyorlardı. O da kış sezonunda, el ayak çekildiğinde yazlığına kaçak kat çıktı, arka sıradakilerin bütün deniz manzarasının içine etti. Dolayısı ile komşuları da adamı mahkemeye verdi, doğal olarak mahkemeyi kaybetti, adamını buldu belediyeye para cezası ödeyip işin içinden sıyrıldı. Mağdur olan, evleri değer kaybedenler başkası, parayı çukkalayan ise belediye oldu. Adam bir kat kazandı ama komşuları tarafından istenmeyen adam ilan edildi. Başı dara düştüğünde hangi yüzle komşusundan yardım isteyecek? Devlet bu tür yasa dışı şeylere üç kuruş uğruna izin verdiği sürece ülkede yaşam her geçen gün daha da çekilmez hale geliyor. :mad:

Abi gözünde canlandırmaya çalış, bizim apartmanın ön cephesinin önünden eskiden yol geçiyordu. O yolu kapattılar park yaptılar. Sol taraftaki yol da haliyle çıkmaz sokak oldu. Sağ tarafta ise 15-20 arabanın sığabileceği bir bahçe var. Bu bahçe, apartmanın bodrum katında yaşayan 2 aile tarafından aralarında bölüşülmüş, soğan patates domates falan ekiyorlar. Bodrum katında yaşadıkları için de salonlarından kapı açtırdılar ve apartmanın içini kullanmıyoruz biz diyerek aidat vermiyorlar. En üstte araziyi müteahhite satan adam ve müteahhit kalıyor. Birisi burayı yaptıran benim, ötekisi de buranın toprak sahibi benim diyerek aidat vermiyor. Apartmandaki diğer 10 dairede yaşayanların verdiği aidat ile dönüyordu apartman. Geçen ay apartman toplantısında dedim ki bir maliyet çıkartıp 14' e bölelim ve bu bahçeye otopark yapalım. O aşağıdaki 2 aile direk itiraz etti biz orada domates yetiştiriyoruz diye. Toprak sahibi adam da bunlara destek çıktı burada ne güzel yeşillik ekiliyor diye.

Abi yeşili betonarme binaya tabi ki tercih ederim fakat başkentin en büyük ilçelerinden birinde yaşıyoruz. Sene olmuş 2016, fantezi için domates yetiştirmek isteyen saksısında da yetiştirir fakat Allah rızkını verir diyerek 3'er 5'er çocuk yapılırsa ve cebe giren para da belliyse sen bunların gıdasını bedavaya getirmek için otopark gözüyle baktığım bahçede domates yetiştirirsen benim günahım nedir? Benim annemin ve babamın kazancı 1 çocuğa "iyi şartlarda" bakmaya elverişli olduğu için ben evin tek çocuğuyum, benim bir kardeşim yada abim olsaydı kendimize ait arabalarımız olmazdı, 3 kardeş olsaydık kendimize ait bilgisayarlarımız olmazdı 4 ve üstü olsaydık belki babam da bizi doyurmak için sağa sola domates ekmeye başlardı. Annem de babam da köyden gelmiş insanlar fakat düşünmüşler ki Allahın vereceği rızk bir kenara cebe giren para bir kenara diyerek 1 çocuk yetiştirmişler. Apartmanda sebze yetiştirmek nedir ben bunu anlamıyorum özetle, şehirde yaşamayı beceremiyorsa pılısını pırtısını toplasın efendi gibi köyüne dönsün. Vallahi elimdeki çöpü, kalkıp çöpe atmak yerine camdan bahçeye sallıyorum sırf gıcıklık olsun diye.

Senin yaşadığın olayda benim içinde bulunduğum duruma benziyor abi. Bugün Anadolu'nun bilmem hangi şehrinin bilmem hangi köyünden eşyalar yüklenip istenen şehrin istenen mahallesindeki apartmanda yaşayabiliyorlar. Ben buna karşıyım abi, her isteyen her istediği yerde yaşayamamalı.

Faşist falan değilim abi ama insanların özgürlük sınırları diğer insanların özgürlük sınırlarının içine girdiği müddetçe ben şiddeti, huzursuzluğu, kavga ve gürültüyü destekliyorum hatta bu alengirli işlerin merkezinde olduğumu ve olacağımı söylüyorum.

Apartmanın bir otoparkı olsa ben oraya kamera yerleştiririm. Ne vuran olur ne çizen olur, olsa da kimin yaptığı belli olur yapışırım yakasına. Şimdi mecburen sokağa koyuyorum. Gece uyumadan önce 10 dk balkona gidip izliyorum etrafında neler olup bitiyor diye.

Önümüzdeki ilk apartman toplantısında gerekirse kavgaya kadar yolu var, oranın otopark olması için sonuna kadar direteceğim. Sebzeler ne olacak diyene de kalk köyüne geri dön orada ne istiyorsan yetiştir, ne yetiştireceğine karışan olursa bugün ben senin nasıl karşına çıkıyorsam orada da sana karışanın karşısına çıkarım diyeceğim.

Bu cahillerle uğraşmak yerine satın evi gidin diyeceksin abi fakat nereye gidelim? Amcam belki de Ankara' nın en pahalı apartmanında yaşıyor. Ayıptır söylemesi apartmanda en ucuz daire 700bin lira, üst komşusu camdan sofra bezi silkeliyor? Gözümle görmesem fıkra heralde derim. Yukarıda dediğim gibi abi, insanın parası bile olsa köyden çıkıp şehre istediği gibi yerleşememeli. Artık sınav mı yaparlar, mülakat mı yaparlar bilemem fakat şehirlerin daha yaşanılası yerler olması için böyle bir durum şart.
 
Anlattığın olaylar kentlerin hızla kasabalaşmasına en güzel örnekler. Bu kafayla gidersek çok yakında kentler mega köylere dönüşecek. Her geçen gün daha da kötüye gidiyoruz. Apartman bahçelerine bostan yapmak bir yana tavuk, koyun, kuzu bile besleyenler mevcut. Üç beş oy daha fazla alacağız diye yerel yönetimler kuralları/yönetmelikleri hayata geçirmiyor (her apartmanın/sitenin bir yönetim planı vardır, bu planlar iskan alınırken yerel yönetimlere verilmek zorundadır ama bizde artık bu gibi işler sadece kağıt üzerinde kalıyor) :(.


Diğer yandan madem apartmanda bir uyumsuzluk var siz de çatı akmasına, alt katları lağım basmasına karışmayın, bizim evin çatısı akmıyor, lağım da basmıyor deyin ;)
 
Bu işin yaşam standardı ile alakası yok. Yaşam standardı düşük olan adam Şahin' e biner, yüksek olan adam Audi' ye biner. Birisinin sırtındaki ceket 100 lira bile değildir, ötekisinin ceketinin parası ile aylarca karnını doyurursun. Birisinin aracı LPG' lidir, birisinin aracı kilometrede 1 lira yakar. İş cüzdanda yada diplomada değil kafanın içinde bitiyor.

Kimse kusura bakmasın. Bizim memleketimizde insanlık namına hiç bir şey yok. İnsan kendi ülkesinin kendi insanından tiksinir mi? Ben gözümün gördüğü insanlardan istisnasız hepsinden tiksiniyorum artık. Burada bilimsel, dini yada siyasi bir konu tartışsak ben dahil herkes konuya doğru yanlış yada kel alaka demeden yazarız ve sayfalarca uzar gider. Sonunda, ya ortak bir noktada buluşabiliriz ya da kavga ederiz bilemem fakat illaki yazarız çizeriz çünkü konu ne olursa olsun bilgili bir insan olmak için aktif olarak yarış halindeyiz. Neden bunları söylüyorum?

Bu sefer de duran aracımın kapısına vurup kaçmışlar. Ben gelene kadar aracın başında beklemek, acelesi varsa da bir numara bırakmak bu kadar mı zor? Hepimiz insanız kimse isteyerek hata ya da kaza yapmaz. Her şey olabilir, hayatın kendisi bu. Olan olduysa artık yapacak bir şey yok ancak insan olarak bunu en azından manevi olarak telafi edebilmekten mahrum, kısaca dilenecek bir özrü bile esirgeyecek kadar bencil insanlar var bu topraklarda.

Bu benim başıma ilk defa gelmedi. 2 defa aracı çizdiler 3 defa da vurup kaçtılar ancak alınan en ağır hasar bu sonuncusu oldu. Ben ne kadar iyi bakarsam bakayım birileri gelip vuruyor yada kasıtlı çiziyor. Çizenleri geçtim. Onların yapmış olduğu bu davranışlar, şerefsiz olduklarını mal mülk düşmanı olduklarını, kıskanç köpekler olduklarını tartışmaya kapalı hale getiriyor. Peki vurup kaçanlara ne demeli? Hastan olabilir, acelen olabilir, yetişmen gereken bir yere geç kalmış olabilirsin fakat bir araca vurulduysa bir numara bırakmak da vuranın insaniyet namına kendi sorumluluğundadır. Çocuğunu yada eşini hastaneye yetiştirirken kaza yapabilir, olabilir. Ben kimsenin yakasına niye vuruyorsun diye yapışacak halim yok. Sadece, madem bir kaza yapıyorsun tamir masraflarını boş ver benden bunun için en azından bir özür dilensin.

Özetle, benim için artık bardak oldu taştı. Ben, yeşilde hareket etmeyen sürücüye, bakmadan yola atlayan yayaya, bakmadan sağa sola kıranlar gibi şeylere korna çalıp kavgaya tutuşacak birisi değilim, uyarı yapacaksam da en fazla 1-2 sellektör yaparım o kadar.

Ancak, dediğim gibi ben de artık bu memleketin diğer vatandaşlarına benzeyerek ortama adapte olup hareket edeceğim. Sanki dört dörtlük sürücüyüm gibi en ufak hatada karşımdakine kadın erkek demeden el kol korna ne varsa yapacağım. Baktım arabaya çok yakın park etti, gerekirse araçtan inip üzerilerine yürüyeceğim. İlerde başım belaya falan girerse ben fi tarihinde önceden haber vermiştim diyerek bu son yazımı okutacağım ona. Plakam 06 ZK 017, aracım gri Corsa. ismim de Muzaffer KOÇAK. Ankara' da Konya, Samsun ve Eskişehir yollarında, Çevre Yolu, Malazgirt Anadolu ve Çetinemeç Bulvarları olmak üzere saydığım bu yollarda haftanın en az 3-4 günü görebilirsiniz. El yumruğu yemeyen kendininkini balyoz sanarmış diyebilirsiniz, doğrudur. Ekipmanlı profesyonel dalgıcım, dalgıçlıkta olduğu gibi profesyonel minder güreşçisiyim ve vücut geliştirme ile falan uğraştım. Hobi ve kendi sağlığım için yaptığım bu sporları insanlara karşı kullanacağım aklımın ucundan geçmezdi ancak işin rengi benim için artık değişti. Arabada 2-3 kişi olanlar sayıca üstünlüklerine, sopasına levyesine falan çok güvenmesin. Diplomasız okumamış cahil birisi de değil, makine mühendisiyim.

Dediğim gibi, bir gün haberlerde mobese kameraları Ankara' da ki feci dayağı bu şekilde görüntüledi gibi gibi bir haber dinlerseniz, gözaltına alınan şüpheli M.K ise ve görüntülerde de bir Corsa varsa bilin ki o benim. Çıldırdım da mı bu kadar yazıyorum, kesinlikle çıldırmadım. Bu memlekette adet bunu gerektiriyormuş, ben yeni anladım.

Aman dostum yapma etme :D gerçekten bende senin gibi ulke insanindan tiksinmis durumdayim. Bende bu saydiklarin gibi isyandaydim ta ki o gune kadar. Inan cozum değil adami dovmen.. sonra ugrasirsin karakolda mahkemede. Hapis hayati adama odul gibi gelecek insanlar var sokakda. Ben bunu yaşadım . Oyuzden konuda da dedigim gibi hicbir sey eve 30dk erken gitmekden daha onemli degil. Sadece trafikde değil ust kat komsumdan banyoma su akiyo komsum benden degil diyip yaptirmadi usta cagirdim yaptırdım. Hangisi ile ugrasacaksin.. ve senin dedigin gibi gercekden insanimizdan bende tiksindim. BabalarimiZ dedelerimizin anlatigina gore O asil Turkler eskidenmis malesef.. cok degistik cok
 
Anlattığın olaylar kentlerin hızla kasabalaşmasına en güzel örnekler. Bu kafayla gidersek çok yakında kentler mega köylere dönüşecek. Her geçen gün daha da kötüye gidiyoruz. Apartman bahçelerine bostan yapmak bir yana tavuk, koyun, kuzu bile besleyenler mevcut. Üç beş oy daha fazla alacağız diye yerel yönetimler kuralları/yönetmelikleri hayata geçirmiyor (her apartmanın/sitenin bir yönetim planı vardır, bu planlar iskan alınırken yerel yönetimlere verilmek zorundadır ama bizde artık bu gibi işler sadece kağıt üzerinde kalıyor) :(.


Diğer yandan madem apartmanda bir uyumsuzluk var siz de çatı akmasına, alt katları lağım basmasına karışmayın, bizim evin çatısı akmıyor, lağım da basmıyor deyin ;)

Bu başımıza gelen son vurup kaçma vakasından sonra apartmana otopark yapılana kadar apartman için 5 kuruş para vermeyeceğiz abi, aileme de öyle tembihledim :(
 
Aman dostum yapma etme :D gerçekten bende senin gibi ulke insanindan tiksinmis durumdayim. Bende bu saydiklarin gibi isyandaydim ta ki o gune kadar. Inan cozum değil adami dovmen.. sonra ugrasirsin karakolda mahkemede. Hapis hayati adama odul gibi gelecek insanlar var sokakda. Ben bunu yaşadım . Oyuzden konuda da dedigim gibi hicbir sey eve 30dk erken gitmekden daha onemli degil. Sadece trafikde değil ust kat komsumdan banyoma su akiyo komsum benden degil diyip yaptirmadi usta cagirdim yaptırdım. Hangisi ile ugrasacaksin.. ve senin dedigin gibi gercekden insanimizdan bende tiksindim. BabalarimiZ dedelerimizin anlatigina gore O asil Turkler eskidenmis malesef.. cok degistik cok

Hocam ben zaloğlu rüstem yada ali kıran baş kesen değil kendi halinde yaşayıp günün belli bir bölümünü hobilerine ayıran sessiz sakin etliğe sütlüğe karışmayan bir insanım. Benim aklımın yatmadığı şey ise, bugüne kadar 3 kere ufak tefek de olsa arabama vuran bu 3 şahsın tek ortak noktası var oda haber vermeden kaçmış olmaları. Nasıl bir insan evladı başkasının malına zarar verdikten sonra haber vermeden kaçar ki? Hiç mi vicdan yok? Hiç mi korku yok? Bu nasıl müslümanlık? Hepsini geçtim, demek ki bu sözde müslüman toplumun Allah korkusu da yok.

İki günde bir kapıyı çalarlar bilmem ne camisi için bağış topluyoruz yardımcı olmak ister misiniz derler, o adamlar bir daha gelsin sırf bu 3 kişi haber vermedi diye herşeyden habersiz bu adamları dövücem. Gitsin şikayet etsin sürekli kapımızı çalıp para istiyorlardı, hırsız olduğundan şüphelendim dövdüm derim ifadem de hazır :maden:
 
Bu vur kaç olaylarından dolayı 200. 300 tlye satılan hareket sensörlü kameralardan taksanız aslında tespit edebilirdiniz yapanı.sizin kafanızı bozan şey kimin yaptığını bulamamanız.polis videodan 5 dk da tespit eder geçmiş olsun

E6603 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Bu vur kaç olaylarından dolayı 200. 300 tlye satılan hareket sensörlü kameralardan taksanız aslında tespit edebilirdiniz yapanı.sizin kafanızı bozan şey kimin yaptığını bulamamanız.polis videodan 5 dk da tespit eder geçmiş olsun

E6603 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Araç kameram var hocam hem darbe sensörlü hem hareket sensörlü :( Lakin sadece ön tarafa baktığı için yakalayamadım. Park ettiğim yere konuşlandıracağım 7/24 1 ay kayıt yapan kaliteli bir güvenlik kamerası araştırıyorum bu aralar.

Dediğiniz gibi benim kafamı esas bozan şey kimin yaptığını bulamıyor olmam :mad:
 
Çok iyi kameralar var nette.sizin için önemli olan kriterler şunlar mutlaka lensli olmalı açısı 170 derece olan bile var.tabiki çift kameralı olmalı açıyı konumu iyi hesaplayıp kurun gitsin.lensler ve açı ne kdar iyi olursa o şerefsizi o kadar net kaydeder

E6603 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Çok iyi kameralar var nette.sizin için önemli olan kriterler şunlar mutlaka lensli olmalı açısı 170 derece olan bile var.tabiki çift kameralı olmalı açıyı konumu iyi hesaplayıp kurun gitsin.lensler ve açı ne kdar iyi olursa o şerefsizi o kadar net kaydeder

E6603 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

G90-7S kullanıyorum 1080p 60fps ve 170 derece görüş açısı var. İkinci bir kamerası yada ikinci bir başka kameram yok maalesef :(

7/24 olmak şartı ile 4 cepheden de kayıt yapabileceğim, bununla birlikte enerjiyi de araçtan değil harici kaynaktan alacak bir sistem üzerine düşünüyorum hocam. Kapalı devre güvenlik kameraları gibi fakat kameralar küçük ve balık objektifli olacak, ön kamera çözünürlüğünün iyi olması elzem bir durum fakat bu güvenlik amaçlı koymayı düşündüğüm diğer kameraların yüksek kalitede kayıt yapmasına gerek yok aracın etrafında dolaşanı sokakta gördüğüm zaman tanıyacağım yada vurup kaçan aracın plakayı okuyacak kalitede çekse kafi.

Bunlar da şu anki kameramın çektiği bazı görüntüler :)

https://www.youtube.com/watch?v=G-bNAt8iqxI

https://www.youtube.com/watch?v=6Tj4Yd-YrNI

Dediğiniz gibi arkayı da görecek bir kamera şart... :(
 
Geri
Üst