Arkadaşlar, her ne kadar konu kapanmış gibi görünse de bazı açıklamalarda bulunmak istiyorum. Anayasa genel olarak insan haklarına ve devlet düzenine ilişkin hükümler içerir. Anayasanın değişmesi mecliste nitelikli çoğunlukla alınabilecek bir kararla mümkündür. Anayasa mahkemesi, çıkartılan kanunların anayasaya uygunluğunu denetler. Bir hakimin anayasa mahkemesinin aldığı karara zıt karar vermesi diye bir kavram yoktur. hakim, anayasaya aykırı olduğu iddia edilen bir kanun maddesi varsa onu anayasa mahkemesine gönderir. Dolayısıyla hakimin anayasa mahkemesince anayasaya aykırı olduğuna karar verilen bir maddeyi hayır bu uygundur deyip uygulaması söz konusu olamaz zaten o madde iptal edilmiş olduğundan hukuken yoktur. Sanırım bahsettiğiniz Yargıtayca verilen kararlar. Onların da hakimler açısından bir bağlayıcılığı olmamakla beraber emsal teşkil etmektedirler. Ancak Hukuk Genel Kurulu tarafından (veya değişik yargı makamlarında muadilleri) verilen kararlar bağlayıcıdır.
Konunun özüne gelince, seyahat özgürlüğü kavramı parasız seyahat hakkını içermez. Devlet sizin seyahat etme özgürlüğünüzü kısıtlayamaz. Siz Malatya'ya gideceğim dediğinizde hayır kardeşim gidemezsin diyemez. Bu yolu otobandan mı gideceğiniz, köprüden mi geçeceğiniz bu durumdan tamamen bağımsızdır. Taksim olayının bir benzer ise dünyada demokrasinin beşiklerinden sayılan İngiltere'nin başkentinde yıllardır uygulanıyor ve herkes buna uyuyor.
Köprülere yapılan fahiş zamları protesto edelim ok. geçişler parasız olsun diyelim bu da ok. ama bu anayasaya aykırı bir uygulama değil tamamen devletin hüküm ve tasarrufu altında olan bir olay.
Ayrıca buraya yazılan hiçbirşey iki kişi arasında değil. Ben diğerlerini iplemem tarzı sözler de çok yakışık almıyor kanaatindeyim. Biraz daha saygılı olmamız gerektiğini düşünüyorum.
Off-topic olduğu için özür dilerim ama en azından açıklayıcı oldu sanırım.