Sizce Dünya Dışı Yaşam Uygarlık varmıdır ?

devamı...

Elinizde kanıt olarak gösterebileceğiniz başka ne tür materyaller var ?

Pleiades/Plejaran’lılar bana oluşumunun çeşitli aşamalarından seçilmiş çeşitli metal parçaları verdiler ve bunlar daha sonra Amerika’da analiz edildi. Örnekleri inceleyen metalürji uzmanı, bu parçaların henüz keşfedilmemiş bir soğuk füzyon işlemi sonucunda oluştuklarına ve taklitlerinin yapılmasının imkansız olduğuna karar verdi. Bu tür bir teknolojiye ulaşmamız önümüzdeki 150 yıl boyunca bile mümkün olmayabilir. Daha sonraları bana bazı kristaller , sentetik materyaller ve bakır, nikel , gümüş ve kardeş evrenimiz olan DAL evreninden gelen saf gümüş madenlerinden yapılmış alaşımlar verdiler. Ayrıca elimde ışın gemilerinin çıkardığı seslerden oluşan ve bu gün bilimsel laboratuarlarda düzinelerce syntisazer kullanarak bile taklit edilmesi mümkün olmayan ses kayıtları var. Bunların dışında bir gün bir lazer tabancasını kullanmama ve fotoğrafını çekmeme izin verdiler ve ateş ederek kurumuş bir elma ağacında bir delik açtım. Neredeyse ölü durumda olan elma ağacı mucizevi bir şekilde çiçek açtı ve kısa bir süre içinde yıllardır meyve vermeyi kesmiş olmasına rağmen tekrar meyve vermeye başladı.

Ayrıca sık sık bana eşlik ederek temas alanlarına gelmelerine izin verilen insanların şahitliğini de önemli bir kanıt olarak kabul etmeliyiz. Onlarda ışık gemilerini gördüler ve hatta fotoğraflarını çekip video görüntülerini kaydettiler.

Dünya-dışı varlıkların bana dünyada yaşanacak olan bazı önemli politik , askeri ve toplumsal gelişmeleri önceden bildirdiklerini de göz ardı etmemeliyiz. İnsanı korkutacak kadar kesin bir şekilde bana bildirdikleri doğal felaketler ve bu tür kehanetleri doğru çıktı ve tüm bunlar hakkında tuttuğum kayıtlar tüm dünyada yayınlandı.

Bunca kanıta rağmen hala küçük maketlerin fotoğraflarını çekmekle , üst üste kareler çekerek yanıltıcı görüntüler yaratmakla ve hatta televizyondaki görüntülerin fotoğraflarını çekmekle suçlanıyorsunuz. Bu iddialar hakkında neler söyleyeceksiniz ?

Bu iddialar saçmalıktan başka bir şey değil. Ortada ışın gemilerini ve hatta uzaylı varlıkları görmüş , fotoğraflarını çekmiş bir çok tanık var. Bu insanlar, birlikte temasın kurulacağı bölgeye giderken herhangi bir maket hazırlamadığıma yada yanımda öyle bir şey getirmediğime şahitlik edebilirler. Ayrıca karım her zaman yanımda olduğu için böyle bir şeyi gizlice gerçekleştirmem mümkün değil. Ayrıca bu kadar kanıt varken kendimi savunmak zorunda değilim. Sadece bana çamur atmaya çalışan insanların kıskançlıklarına gülüyorum.
Kendinizi bu tür saldırılara karşı nasıl savunuyorsunuz ?

Temaslarımın doğruluğu ortada ve kendimi savunmak için başka bir şeye ihtiyaç duymuyorum.
Oldukça münzevi bir hayat sürüyorsunuz . Bunun nedeni nedir ?

Sık sık aksi iddia edilse de ve bu güne kadar 15 kez çeşitli suikast girişimlerinde bulunanlar olsa da yaşamımı her hangi bir suikast korkusu duymadan geçiriyorum. Kapalı bir hayat yaşamamın çeşitli sebepleri var. İlk olarak ben bir guru yada bir tarikatın lideri değilim. Bu nedenle de toplumun önüne çıkıp öyle olmadığım halde kendimi bir azizmiş gibi göstererek etrafımda bir hayran kitlesi oluşturmak istemiyorum. Ayrıca insanların kafalarında beni özel bir yere koyarak bana hayranlıkla bakmalarını istemiyorum. Ben özel biri değilim ve hayatımın gıpta edilecek bir yanı yok. İnsanların , hayvanat bahçesinde sergilenen bir hayvanmışım gibi beni görmeye gelmelerini istemiyorum.

Dahası , prensip olarak artık benimle röportaj yapmak isteyen gazetecilerle görüşmüyorum. Çünkü sadece sansasyonel bir şeyler bulmaya uğraşıyorlar ve ellerinden geldiğince gerçekleri çarpıtarak yalan haberler yazıyorlar.

Fakat gene de karşıtlarınız FIGU adındaki organizasyonu kurduğunuz için sizin bir guru yada tarikat lideri olduğunuzu iddia ediyorlar. Nedir FIGU?

Açılımı “ Özgür Spiritüel ve Nadir Bilimler ve Ufoloji Araştırmaları Topluluğu “ olan FIGU’nun kuruluş amacı yaratılış ve doğa kanunları ile ilgili bilgileri dünya çapında yaymak ve insanları sevgi , uyum ve insanlık duyguları ile hareket ettikleri , bir amacı olan bir hayat yaşamaya teşvik etmek.
Yaradılış-Doğa gerçekleri ile ilgili çalışmalarımız çok geniş alanlarda sürüyor ve bunların arasında nüfus artışına , işkence ve idam cezasına , kadınlara karşı uygulanan şiddete ve çocuk tacizlerine karşı yürüttüğümüz kampanyalar bulunuyor. Doğanın ve hayvanların korunması için çaba gösteriyoruz ve yardım için çağrıldığımızda yardıma giderek yiyecek , giysi , ilaç , barınak , malzeme gibi konularda destek sağlıyoruz.

FIGU’nun icraatları arasında günlük hayatta ortaya çıkabilen durumlarla ilgili danışmanlık yapmak da bulunuyor. Bu tür bir danışmanlık elbette ki ücretsiz olarak veriliyor. FIGU , yasalara uygun şekilde kurulmuş , kar amacı gütmeyen bir topluluktur.
Yazılı materyaller ve kitaplar yayınlamak da FIGU’nun faaliyetlerinden biri. Bu kitaplar maliyet fiyatına satıyoruz ve bir çok broşürü de ücretsiz olarak dağıtıyoruz.
FIGU’nun bir tarikat olduğu iddialarına karşı kendinizi nasıl savunuyorsunuz ?

Biz kesinlikle bir tarikat değiliz. Dini bir organizasyon olmadığımız gibi politik , militarist yada totaliter fikirler üzerine kurulmuş bir sivil örgüt de değiliz. Hiç bir FIGU üyesi kendi içerisinde keşfedip doğru olduğuna inanmadığı bir düşünceye inanması için zorlanmamış , bu konuda baskı görmemiştir. FIGU organizasyonunun bir guru’su , yol göstericisi yada diğer üyelerin üzerinde değeri bulunan bir lideri yoktur. Bir sivil toplum örgütüyüz ve işlerin görülmesi için bir başkana ihtiyacımız var ; bu da benim . Fakat ben bir dini lider değilim. Diğer grup üyelerinden bir farkım yok . Hepimiz aynı haklara ve yükümlülüklere sahibiz.
 
Devam :)
Tanıklarla röportaj :
Billy ile bahçede gece yürüyüşü yaparken bir çok kez Billy gökyüzünü işaret ederek ışık gemilerini gösterdi ve bu tür gece gözlemleri yaşadım. 1987 yılının Ağustos ayında geçe yarısı batı yönünden 3 gemi geldi . Meier’in çiftliğinin üzerinden geçip bir süre havada kaldılar ve bir kaç dakika boyunca ileri geri hareketler sergilediler , sonrada hızla gökyüzünde uzaklaştılar.
Hans Georg Lanzendorfer (36) , sosyal pedagog
Çiftliğin yeni kurulduğu yılların başlarında bodrum katı su ile doluydu ve suyun boşaltılması gerekiyordu. İşi bitirdiğimizde Billy aşağıya inerek suyun tamamen boşaldığından emin olmak istedi. Kısa bir süre sonra geri gelerek bize aşağıda ayak izleri olduğunu söyledi. Bu mümkün olmadığından tabi ki ona inanmadım fakat gene de aşağıya inerek kendim kontrol ettim ve gördüğüm ayak izlerinin fotoğrafını çektim. Fotoğraflar basıldıktan sonra resimlerden birinde uzaylı varlıklardan birinin kafası ve ensesi görülüyordu.
Einsiedeln yakınlarındaki schönenberk teması sırasında bende olay yerindeydim. Bir yerde durmuş Billy’i beklerken birden bire yanımızda beliriverdi. O gece sağanak şeklinde yağmur yağıyordu fakat Billy’nin ceketi tamamen kuruydu. Bir kaç saniye sonra o da bizim gibi tamamen ıslandı. Bize direkt olarak gemiden aşağıya ışınlandığını söyledi. Bir başka sefer de Billy ile birlikte gökyüzünde sıra halinde ilerleyen 6 ışık gemisine şahit oldum.

Bern adette Brand (49) yönetici

Bir çok etkileyici olaya tanık oldum. Bir seferinde tavuklar için kümes inşa ettiğim sırada Billy’nin tarladan yürüyerek çiftlikten uzaklaştığını gördüm ve bir temas gerçekleşeceğini tahmin ettim. Kısa bir süre sonra çok gürültülü ve dinamik bir vızıltı sesi duydum ve Billy’i gemiye ışınladıklarını düşündüm. Yaklaşık yarım saat sonra çayıra doğru baktığımda bir saniye önce orda olmayan Billy , sanki biri bir perdeyi çekip onu ortaya çıkarmış gibi karşımda duruyordu.

Tenaslarında genellikle beni de şoför olarak yanında götürür. Yolculuğumuz sırasında her zaman başka bir yerlerden komutlar alır ’ daha kuzeye , biraz daha güneye , 20 metre daha ilerle sonra doğuya doğru dön’ ve bu komutları bana iletir. Genellikle ışık gemilerini gökyüzünde ufuk çizgisi boyunca ilerleyen parlak ışıklar şeklinde gördüm.
Bir seferinde Billy bir temas olacağını söyleyerek benim de gelmemi istedi. Yolda giderken billy bağlantı kurarak bana gideceğimiz yeri söyledi. Sonra birden bire ‘ burada dur ‘ dedi. Arabadan inerek aşağıda beklemeye başladı. Dışarısı çok soğuktu. Daha sonra ormana doğru ilerleyerek gözden kayboldu. Etrafa bakınırken orman yönünde , yaklaşık 100 metre ilerimde bir parıltı dikkatimi çekti. İlk başta bunun dünya-dışı bir varlık olduğunu düşündüm. Fakat sonra fikrimi değiştirdim çünkü ilerideki figür daha çok sığırlarını otlatmaya çıkmış bir çobana benziyordu. Tekrar oturmak üzereyken parıltıyı bir kez daha gördüm ve ne olduğuna bakmaya karar verdim. Arabamla o noktaya doğru ilerledim ve farları yaktım. Tam karşımda, farların ışığıyla aydınlanmış halde , uzaylılardan biri olan Quetzal duruyordu. Bir pelerin ve parlak bir uzay elbisesi giymiş uzun boylu biriydi. Karşımda hareket etmeden duruyordu ve sonra hemen ışığın önünden çekildi. Arabayı çevirdim ve o anda yok oldu. Billy geri döndüğünde şakayla karışık neden zararsız bir otostopçuyu korkuttuğumu sordu ve gördüğüm kişinin Quetzal olduğunu söyledi.
Engelbert Wachter (66) matbaacı
Billy’e karşı düzenlenen 4 suikast girişimi sırasında bende olay yerindeydim. Gördüklerim beni oldukça düşündürdü.

Bir seferinde 1982 yılında Billy beni çağırarak ‘ Gel , gökyüzünde bir ışık gemisi var! ‘ dedi. Öğleden sonra saat 16.00 civarıydı ve gökyüzünde tıpkı resimlerde gördüğümüz gibi açık ve belirgin bir şekilde bir uzay gemisi duruyordu. Işık gemisi yaklaşık 1-2 dakika kadar görüldü . Daha sonra bir uçak yaklaşmaya başladı ve bunun üzerine ışık gemisi bulutların arasında girerek gözden kayboldu.

Silvano Lehmann (37) garson
Billy’nin bir çok temas deneyimi sırasında ben de yanındaydım. Işık gemilerini gördüğümüz anı , çeşitli temas alanlarını ve yerde bulduğumuz iniş izlerini hala çok canlı bir şekilde hatırlıyorum. O zamanlar oldukça gençtim kapının önünde dururken başımı yukarı kaldırdığımda gökyüzünde bir ışık gemisi gördüğüm günü asla unutamam. Yaklaşık 10-15 saniye havada kalan gemi daha sonra birden bire yok olmuştu . Daha sonra geminin sulu boya ile bir resmini çekmiştim. Bunlar tamamı gündüz yaşanmış , çok canlı hatıralar .

Atlantis Meier (28) oto tamircisi

Billy ile birlikte bir çok gece gökyüzünde UFO gözlemledik ve 1980 yılının Haziran ayında ışık gemilerinin çıkardığı vızıltı seslerini duydum. O akşam yaşananlara tanık olanların hepsi uzun bir yolculuk sonunda Sadelegg’e gelmişlerdi. Bily , yaklaşık 150 metre ilerimizde durarak vızıltı seslerini bizzat kendisi kasede kaydetti .Biz yolun kenarında bekliyorduk ve duyduğumuz sesler o kadar gürültülüydü ki etraftaki çitliklerden meraklı çiftçiler ve yoldan geçenler ne olduğuna bakmak için bulunduğumuz yere doğru gelmeye başlamışlardı.
Bir kaç yıl öncede Billy ile birlikte gece yürüyüşü yaparken gökyüzünde zig zaglar çizen oldukça büyük bir cisim gördüm.

Eva Bieri (43) sekreter
Bir gece neredeyse bir uzaylıyla çarpışacaktım. Birden bire garip bir titreşim dalgası hissettim ve sanki beni geri gitmeye zorluyordu. O noktaya yaklaştığımda titreşim dalgasının arttığını hissedebiliyordum. Bu olaydan çok etkilendim ve uzan bir süre kimseye anlatmadım. Sonunda dayanamayıp Billy’e anlattığımda bana hissettiğim şeyin dişi bir uzaylı varlığın görünmez korunma kalkanı olduğunu söyledi. Bu koruma kalkanları onlar için çok gerekli çünkü kendi frekanslarından çok farklı olan titreşimlerimiz onlar için dayanılmaz .
Louis Memper (48) eczacı

8 Nisan 1983 tarihinde akşama doğru saat 17.00 civarı bahçede çalışırken gökyüzüne baktığımda bulutların arasında bir an bana yakınlaşıp bir anda uzaklaşan bir ışık fark ettim. Sağa – sola hareketler yapıyordu. Bunun normal bir şey olamayacağını düşünüyordum ki arabamda dürbün olduğu aklıma geldi. Tam o sırada Billy ve diğer FIGU üyeleri geldiler. Onlar da gökyüzünde dans eder gibi hareket eden parlak ışığı izliyorlardı.
Başka bir gün , Billy’i ziyarete gelmiştim ve gece yatıya kalmıştım. Gece yarısı bahçe tarafından ayak sesleri duydum ve hemen ne olduğunu öğrenmek üzere dışarı çıktım. Bahçede ilerlemeye başladığım anda ‘ olduğun yerde kal’ şeklinde bir komut duydum ve yerimden kıpırdayamaz oldum. Fakat göz ucuyla etrafı görebiliyordum ve yan tarafımda uzun boylu , beyaz saç ve sakallı biri duruyordu. Billy’nin saçı o günlerde henüz beyazlamadığı için o olamazdı. İçimde çok özel bir sevinç hissetmeye başladım . Üzerinde beyaz bir giysi vardı ve ışıkla sarmalanmış gibiydi . İnsanın içini ısıtan bir parıltı yayıyordu. Daha sonra yaşadıklarımı Billy’e anlattığımda onun dünya-dışı varlıklardan biri olan Ptaah olduğunu söyledi.
 
tanıklara devam :)

Brunhilde Koye (64) ithalatçı

Çiftliğin yürüyüş yollarını tamir ediyordum ve kimsenin yanlışlıkla üzerine basmaması için yolun yeni çimento dökülmüş kısmını kordonla çevreledim. Fakat geri döndüğümde çimentonun üzerinde dev bir ayak izi olduğunu gördüm. İlk başta yeni çimento döküldüğünü fark etmemiş birinin bastığını düşündüm fakat açıkça hiç bir insanın bu kadar büyük ayağı olamazdı. Daha sonra Billy , Danel adında 2.48 metre boyunda uzaylı bir varlığın bize bir kanıt daha vermek için o izi bıraktığını öğrendi.

Uzun zaman önce , traktörü Billy’nin kullandığı günlerde traktörün arkasına küçük bir römork takmıştık ve Hinwil yönündeki vadiye doğru ilerliyorduk. İlk virajdan sonra Billy’nin direksiyonu tutmadığını fark ettik. Traktör kendi kendine ilerliyordu. Vadinin dolambaçlı yolları boyunca açıkça Billy traktörü spiritüel yetenekleri sayesinde yönlendirmişti. Yol boyunca bir kez bile direksiyona dokunmadı.
Freddy Kropf (38) Aşçıbaşı
Bäretswil’in yukarısında , Betswil’de olduğumuz dönemde Billy onunla birlikte bir temas deneyimine katılmama izin verdi. Bana , daha detaylı talimatlar alana kadar arabada beklememi söyledi. Uzun süre arabada bekledim ama sonunda beklediğime değmişti. Ağaçların arasından bir ışık gemisinin ufuk çizgisine doğru uzaklaşmasını çok net bir şekilde görebiliyordum. Gemi yükseldikten sonra inanılmaz bir hızla benim bulunduğum yöne doğru geldi. Hava karanlıktı ve inanılmaz bir şova şahit oluyordum. Daha sonra gemiden kıvılcımlar dökülmeye başladı. Hiç bu kadar güzel bir an yaşamamıştım.

Jacobus Bertschinger (48) Şoför

Billy Meier’in çektiği fotoğrafları ilk defa 1976 yılında gördüm ve o andan itibaren onlarla ilgili her şeyi öğrenmeye karar verdim. O sırada hala Hinwil’de yaşıyordu ve gelip onu ziyaret etmek için iznini istedim. Daha sonra geri dönmek için hazırlandığım sırada Billy biraz daha kalmam için beni davet etti . O gece özel bir şeyler olacağını hissedebiliyordum ve kısa bir süre sonra da ilk UFO gözlemimi yaşadım.

Toplam gözlemim 3 dakika sürdü ve bunun 2 dakikasında fotoğraf çekmeme izin verildi. Ayrıca çeşitli iniş izlerini de inceledim ve fotoğraflarını çektim; Bily tam ortamıza ışınlandığı zaman da oradaydım; 5 metre boyunca bir köknar ağacının birden bire kayboluşuna şahit oldum; Billy iki uzaylı varlıkla telsizi vasıtasıyla konuşurken tam yanında duruyordum . Ve bir seferinde çiftliğin 700 metre yukarısından , Semyase’nin ışık gemisinden telsiz vasıtasıyla bana kesin bilgiler aktardı. O gün çit çakmak üzere yere delikler açıyorduk ve bize açtığımız deliklerin eğri durduğunu söyleyerek uygun şekilde yapmamıza yol gösterdi.

Guido Moosbrugger (73) emekli okul müdürü

Bazılarıyla röportaj yapılan diğer tanıkların isimleri :

Elisabeth Gruber
Thomas Keller
Bernhard Koye
Madeleine Brügger
Christina Gasser
Herbert Runkel
Meria Wachter
Conny Wachter
Hans Zimmermann
Billy Meier’in kızı Gilgamesha Meier
1989 yılında Meier’in eski karısı Kalliope’nin kendi sözleri ile tanıklıkları...

İsviçre Hava Kuvvetleri ve Billy Meier

Meier’in tanıklarından biri olan Zürih’li UFO araştırmacısı Erwin Mürner anlatıyor :

Billy Meier’i 1976 yılından beri tanırım. O kendisini tarihte yanımda bir grup insanla birlikte Wetzikon’da ziyaret etmiştim. Beraber UFO’ların iniş yaptığı tarlaları gezdik ve sohbet ettik. Çok etkilenmiştim. Kısa bir süre sonra ailemi ve karımı iniş alanlarını göstermeye götürmek üzereyken bir UFO gözlemi yaşadım. Gördüğüm cisim daire şeklindeydi ve aniden gökyüzüne doğru fırlayarak havada bir noktada durdu. Kısa bir süre sağa sola hareketler yaptıktan sonra bir yaprak gibi süzülerek alçaldıktan sonra aniden yok oldu.
Billy bana fotoğraflarından bazılarını verdi. İçlerinden beni en çok etkileyeni bir Mirage savaş jeti ile bir UFO’nun aynı karede görüldüğü fotoğraf. Fotoğrafların ardında yatan gerçeği ortaya çıkarmak için çok uğraştım. Daha sonra Zürich’te düzenlenen bir UFO kongresine katıldım ve orada Hava Kuvvetlerinden bir yetkili ile tanıştım. Fotoğrafla ilgili sorular sorduğumda bana fotoğrafların gerçek olduklarını söyledi. Orduda özel birlikte görevli olan bu kişiyle daha sonra bir çok defa daha karşılaştım. İkinci karşılaşmamızda siyah bir evrak çantası taşıyordu ve içindeki dosyalardan bazılarını okumama izin verdi. 3 numaralı dosyada Miraje jeti ile ilgili olayın kayıtları vardı . Dosya çok gizli ibaresi taşıyordu ve kesinlikle başkalarına açıklanmaması gereken bir bilgiydi. Billy Meier hakkında ne düşündüğünü sorduğumda bana ordunun her şeyi bildiğini ve gerçek olarak kabul ettiklerini fakat bunların halka açıklanmasının mümkün olmadığını söyledi.
Mürner , daha sonra Mirage pilotunun ismini de öğrenmeyi başardı ve pilotla bir görüşme ayarladı. Hava Kuvvetleri pilotu olayı doğruladı ve tüm ayrıntıları anlattı.

İsviçre Hava Kuvvetleri’nin Meier’in temasları hakkında daha başka bilgileri var mı ?
İsviçre Ordusunun yıllar önce Meier’in çiftliğinin bulunduğu tepenin üst kısımlarında bir araziyi füze fırlatma alanı olarak belirleyip günümüzde kullanıldığı haliyle bir gözlem noktası haline getirmesi bir rastlantı olamaz.
İsviçre Ordusunun Meier’in temaslarının doğru olduğuna inandığı yönünde bir çok kanıt mevcut. İsviçre Ordusu Hava sahası Güvenliği Gözlem Biriminden bir yetkili , görüştüğü UFO araştırmacısı Luc Bürgin’e ve MUFON-CES araştırma grubu üyelerine İsviçre Hava Sahasında uçan tanımlanamamış cisimlerle ilgili radar kayıtlarını gösterdi. Yetkilinin verdiği bilgilere göre 1 Nisan 1993 ile 31 nisan 1995 yılları arasındaki 25 aylık dönemde İsviçre üzerinde uçarken radarda tespit edilmiş toplam 236 UFO kaydı bulunuyor. Olayın en dikkat çekici yanı , radardaki UFO kayıtlarının neredeyse hepsinin Billy Meier’in yaşadığı bölgede üzerinde kaydedilmiş olmaları.

Michael Hesemann
1996 ekim ayında Uluslararası İnsanlık Cemiyeti ve Birleşmiş Milletlerin SEAT ekibinin daveti üzerinde topluluk önünde bir konuşma yapmak üzere Birleşmiş Milletler Karargahına geldim. Küçük bir konferans halinde geçen toplantıya ayrıca konuşmacı olarak Carlos Diaz , Madeleine Rodeffer ve Albay Colman VonKeviczky’de katıldı. Konferansın ardından bir bayan yanıma gelerek Birleşmiş Milletler Güney-Doğu Asya Temsilcisi olarak kendini tanıttı. Bana Billy Meier’i tanıyıp tanımadığımı sordu ve tanıdığımı öğrenince onun hakkındaki fikirlerimi öğrenmek istedi. Meier’in temaslarının doğruluğuna sonuna kadar inandığımı söylediğimde kısa bir süre düşündükten sonra bana kendi hikayesini anlatmaya başladı.
Billy ile Hindistan’da olduğu yıllarda tanışmış. Billy Meier , o sırada 1964 yılının Nisan ve Eylül ayları arasında gerçekleştirdiği bir dünya seyahatindeydi. Gençliğinin de verdiği enerji ile çoğunluğu otostopla olmak üzere toplam 42 ülkeyi dolaşmıştı. Yeni Delhi yakınlarındaki Mehrauli’de , Ashoka-Ashram’a Budizm’i öğrenmek üzere gelmişti. Ashoka , 3.cü yüzyılda Ashoka kralı tarafından kurulmuş bir tapınak ve en eski Budist tapınağı . Günümüzdeki liderleri V.B. Dharmawara , Kaliforniya’da 109’uncu doğum gününü kutladığı sırada hala gayet sağlıklıydı. Meier , tapınakta Dharmawara’nın iç savaş sırasında ülkesinden kaçmak zorunda kalan torunlarıyla tanışarak arkadaş oldu. New York’ta tanıştığım bayanda Dharmawara’nın torunlarından biriydi ve saygıdeğer bir diplomat olmuştu. Meier bir sohbetimiz sırasında bana yüzlerce işte çalıştığını , hatta bir seferinde yılan yakalayıcısı olarak çalıştığını söylemişti ve ben inanmakta zorluk çekmiştim. Şans eseri , tanıştığım bayanın erkek kardeşi Meier’e yılan yakalamayı öğreten kişi çıktı.

Daha sonra bir yemek sırasında konuştuğumuzda bana kendisi ile birlikte görevde olan bir çok kişinin Meier’in temas kurduğu ışık gemilerini ve onları kullanan varlıkları gördüklerini söyledi. Hatta bir seferinde Meier’i Ashram’ın arka bahçesinde , yanında uzun boylu , sarışın ve uzay giysisine benzer bir kıyafet gitmiş bir kadınla birlikte yürürken görmüş. Dedesinin de uzaylı varlıklarla karşılaşıp onlarla konuşma fırsatını bulduğunu öğrenmiş. Heyecanla hikayesini anlatan bu bayanın adını açıklamayacağına yemin ettiğim için burada yazmıyorum. Kendisi önemli bir diplomat olduğu için isminin halka açıklanmasını istemiyor.
Merier’in Hindistan’daki temasları , en tanınmış UFO araştırmacılarından biri olan ve o yıllarda konser vermek üzere Delhi’de bulunan Londra Senfoni Orkestrasında kemancı olarak bulunan Timothy Good tarafından yerinde araştırıldı. Şans eseri Good’un orada bulunduğu sırada yerel bir gazetede Merier’in temasları hakkında bir haber yayınlanmıştı .
Sadece uzaydan gelen gemiler görmüyorum onların fotoğraflarını da çektim ve hatta içlerine girdim. Bana verdikleri ve yerine getirmem gereken görevlerim var.”

Good , bu haber üzerine Mehrauli’ye gitti ve Meier’in ‘ uzaydan gelen kız ile ‘ temaslarına şahit olan tanıklarla görüştü. Tanıştığı herkes Meier’i ahlaklı ve güvenilir bir insan olarak tanımlıyordu. Meier’in daha sonraki açıklamalarından Birleşmiş Milletler Diplomatı’nın Merier’in yanında yürürken gördüğü uzay giysili kadının Asket adlı Uzaylı varlık olduğu anlaşılıyor.
Diplomat kadının kafasını karıştıran tek şey , Hindistan’da Meier’in yanında yürürken gördüğü kızın daha sonra Meier’in ortaya çıkardığı ve Asket’e ait olduğunu söylediği fotoğraftaki kıza fazla benzememesiydi. “Bir kitapta gördüğüm fotoğrafta , kızın saçları platin sarısı renkte. Fakat beni gördüğüm kızın saçları daha koyu sarı renkteydi ve bakışları daha değişik şekildeydi. Fakat Merier kendisine bu soru yöneltildiğinde bunun normal olduğunu , içinde bulunduğu geminin ışıklandırmasının alışkın olduğumuzdan çok farklı olduğu için çekilen resimlerde renk bozulmaları olabileceğini söyledi.
 
bu adamla ilgili son devam :)
SAHTEKARLAR
Anti-Meier karalama kampanyasının başını çeken kişi Amerikalı Kal K. Korff oldu. Korff , Kalliope Meier’e , kocasına zarar vermek amacıyla kullanabileceği kanıtlar ortaya çıkarmayı görev edindi. Oysa Kalliope , 16 Şubat 1991 yılında resmi olarak yemin ederek “ Bir kez bile Billy’i insanları kandırmak üzere sahte deliller ve maketler hazırlarken görmedim ve kendim de hiç bir zaman böyle bir çalışma yapmadım. “ sözlerini söylemişti.

Korff , başından beri bir Meier düşmanı olmuştu . 1978 yılında 15 yaşında olan Korff , bir UFO araştırmacısı olan Albay Wendelle Stevens’a yalvararak İsviçre’ye yapacağı bir sonraki araştırma gezisinde kendisini de yanında götürmesini istedi . Meier’in fotoğrafları ile de Stevens vasıtasıyla karşılaştı . Elbette Stevens , yetişkin olmayan birinin sorumluluğunu üstlenemeyeceğini söyleyerek bu isteği reddetti. Daha sonra Korff , Plaiades’ten gelen uzay gemileri adlı kitabında Stevens’ın normalde çok açık sözlü biri olduğunu fakat bu konuda kesinlikle bir şeyler sakladığını iddia etti. Bir süre sonra Korff , kendisi gibi başka bir UFO araştırmacısı olan Bill Moore ile iş birliği yaptı ve üç sene sonra stevens’ın Meier dosyası ile ilgili kitabını Amerika’da yayınladığı sıralarda Korff ve Moore UFO tarihinin en büyük düzenbazlığı başlığıyla Meier’i suçlayan bir broşür yayınladılar. Bu broşürde , henüz 18 yaşında olan Korff kendini Paranormal Bilimler Enstitüsü , Ufoloji ve Parapsikoloji Araştırmaları Başkanı olarak tanımlıyordu.

Broşürü okuyanların bilmediği gerçek ise bu enstitünün aslında Korff’un oyun odası ve tek üyesinin de kendisi olduğuydu. 8 sene sonra Korff’un sponsoru durumunda olan Moore , ufoloji çevrelerince istenmeyen adam ilan edildi. 1998 yılında Las Vegas’ta düzenlenen UFO kongresinde Moore , Amerikan Hükümeti ajanları için çalıştığını ve kasıtlı olarak bazı bilgileri saklayıp yanlış bilgiler yaydığını itiraf etti ve hükümetin UFO araştırmacılarını kasıtlı olarak zor durumlara sokup sahtekar olarak göstererek caydırma politikaları izlediğini söyledi.

Korff , izleyen günlerde ortadan kayboldu fakat 1993 yılında tekrar ortaya çıktı. Bir hippi gibi giyinerek sahte bir isimle , hayatında ilk defa İsviçre'ye giderek herkesin ziyaretine açık olan Semjase – Gümüş – Yıldız – Merkezi’ni ziyaret eden Korff , bir kaç fotoğraf ve yazılı materyal satın aldıktan sonra kendini objektif araştırmacı ilan ederek yeni iddialar ortaya attı. Yaptığı açıklamalarda Alman Dili ve Edebiyatı konusunda bir uzman olduğunu vurgulayan Korff , Meier’in orijinal yazıtlarını incelediğini ve bunlardan Meier’in çektiği fotoğraflarda Helyum gazı ile şişirilmiş balonlar kullandığını ortaya çıkardığını söylüyordu. Bu sözleri de bir yalandan başka bir şey değildi. Aslında bir kaç kelimeden fazla Almanca konuşamayan Korff , Meier’in orijinal yazıları olduğunu iddia ettiği Helyum balonları ile ilgili kitabı da kasabadaki bir kitapçıdan satın almıştı. 2 sene sonra Korff’un , Meier’in çektiği fotoğrafların bilgisayar analizlerini içeren kitabı yayınlandı. Kitapta yayınlanan fotoğraflarda UFO görüntülerinin etrafında ince iplikler görülüyordu. İplikler resimlere o kadar acemice eklenmişti ki gören herkes bunların uydurma olduğunu söyleyebilirdi. Daha sonra Meier’in fotoğrafları laboratuarda incelendiğinde bu ipliklerin orijinal resimde yer almadıkları , Korff’un bunları bilgisayarla eklediği yada resimlerin üzerlerine çizikler attığı anlaşıldı.

Halka açık söylemlerinde Korff , şüpheci biri olmadığını ve bu olayı tamamen tarafsız bir şekilde araştırdığını söylüyordu. Fakat bu da bir yalandı . Korff , 1980’li yıllarda daha henüz İsviçre topraklarına ayak basmadan ve Meier olayı hakkında yeterli bilgi edinmeden ufoloji dünyasının en büyük sahtekarlığı başlığını kullanmıştı. İflah olmaz bir yalancı olan Korff daha sonra da , İsviçre’ye gittiğinde gece yarısı UFO iniş alanlarından toprak örneği almak üzere Meier’in çiftliğine gizlice girmeye çalıştığını fakat kana susamış bekçi köpekleri tarafında kovalanarak canını zor kurtardığını iddia etti. Fakat Meier’in çiftliğinde hiç köpek yoktu ve iniş izleri de korff’un İsviçre'ye gelişinden yıllar sonra ortaya çıkmıştı.
Korff’un Meier hakkında yazdığı kitabının yayınlanmasından 2 sene sonra yeni bir kitabı daha yayınlandı . Bu kitabı Roswell kazası hakkındaydı ve Korff , kitabında 1947 yılında yaşanan olayla ilgili olarak Amerikan Hükümetinin doğruyu söylediğini , yere çarpan cismin basit bir balon olduğunu iddia ediyordu. Korff’un son olarak, CNN Tv network kanalının yayınında John F. Kennedy suikastı ile ilgili olarak yaptığı araştırmaları sonucunda katilin Lee Harvey Oswald olduğunu ortaya çıkardığını iddia etti.


MEİER’E SUİKAST GİRİŞİMLERİ

Ufoloji camiasının magazin gazeteleri bile Meier olayının artık kapandığını söylerlerken bazıları bu olayı başka şekillerde kapatmaya kalkıştılar.

8 Haziran ve 10 Haziran tarihlerinde gerçekleşen üst üste iki suikast girişimi , Bily Meier’in yaşadığı toplam 15.ci suikast girişimleri oldu. Üstelik bu sefer saldırganlar Meier’i gün ışığında ve tanıkların gözleri önünde öldürmeye çalışmışlardı.

Muhtemelen bu son saldırılara Meier’in en son yayınladığı yazıları sebep olmuştu çünkü Meier kitabında ilk defa ‘ siyah giyen adamlar ‘a benzer gizli bir hükümet organizasyonunun
onun fotoğraflarını tahrip ederek yada başkalarıyla değiştirerek yaydığını iddia ediyordu . Zaten Amerikan Atmosfer Bilimcisi Prof. James Deardorff , Amerikan Hava Kuvvetlerinden Albay Wendelle C. Stevens ve Michael Hessemann gibi Meier vakasını araştıran ciddi UFO araştırmacıları uzun zamandır Meier’in kanıtlarının birileri tarafından tahrip edildiğini söylüyorlardı. Her şeye rağmen gerçekliği kanıtlanmış fotoğraflar , kamera görüntüleri , metal örnekleri ve özellikle tanıkların ifadeleri Meier’in temaslarının doğruluğunu ve bu gün dahi devam ettiğini kanıtlıyorlar.

8 Haziran saat 16.40’da Meier yaşadığı çiftliğin önündeki bahçede yürüyüş yaparken bir silah sesi duyuldu. Mermi o kadar yakından geçmişti ki Meier alnının yakınından geçen merminin yarattığı hava akımını hissedebilmişti. O sırada 30-40 metre mesafede bulunan üç tanık , Meier’e ateş edildiği anda olaya şahit olmuşlardı . Yarattığı şok anından yararlanan saldırgan , arkasında saklandığı çalılıklardan görünmeden kaçmayı başardı. Daha sonra kanıt olarak sadece Meier’in alnı hizasında bir ağaca saplanmış halde 22 kalibrelik bir mermi bulundu.

Daha sonra , 10 Haziran 1998 tarihinde saat 03.00’da , bir önceki saldırıdan yaklaşık 35 saat sonra ikinci suikast girişimi gerçekleşti. Geceleri de çalışan Meier , bahçe yolunda arkadaşı Silvano’nun bulunduğu yere doğru ilerlediği sırada sol böbreğinde ani bir darbe hissetti. Birileri Meier’e bir bıçak fırlatmıştı fakat şans eseri Meier’e havada dönen bıçağın sap kısmı çarpmıştı. O sırada Meier’e bir metre mesafede duran Silvano , karanlıkta çalılara doğru kaçan saldırganın yüzünü görmeyi başaramadı . Meier olayın ardından düşüncelerini şöyle ifade ediyordu . “ Gerçekleri saklamak için bu kadar aşağılık yöntemlere başvurmaları çok üzücü buluyorum.”
Yazının tamamı alıntıdır arkadaşlar... sadece bilgi paylaşımı olsun diye kopyaladım yalan yada doğru artık siz karar verin...
 
Bu konulara kendiniz fazla kaptırmayın sonra kayışı kopartırsınız, paranoyak olursunuz söylemedi demeyin...:)
 
rica ederim furkancım ne demek hem ben sana sus demedim diyememde konuş sen kafana göre :) Mehmet abi bu sadece merak tan bende uzaya karşı bi merak var yoksa kayışı koparcağımız yok inanan inanır inanmayan inanmaz o ayrı tabide ben sadece kişisel fikirleri merak ettiğimden açtım topici kayışı koparıp sente atlatatıp subabları eğen çok dünyada :) ayrıca cevaplar için tekrardan tşkler...
 
Özel ve resmi olmayan temaslar kesintisiz devam ediyor ve bu temaslar hayatımın sonuna kadar devam edecek

bu adam şimdi atıyor mu fırlatıyor mu??
bu doğruysa neden biz göremiyoruz onun özelliği neyki?
hemde yaşlı ve iyi kalpli bir adamla konusmus..
 
Geri
Üst