Konuyu uzatmak gereksiz hale geldi aslında ancak;
Ankaraya seyahatlerinde her araç toplamda git gel yaktığının %60'ını İstanbul-Ankara gidişinde %40'ını ise Ankara-İstanbul dönüşünde harcar. Sebebi 1000 metrelik RAKIM farkıdır. Yolcusu ile 2 Tonluk bir kütleyi 10 metreden (istanbul) 1000 metreye çıkarmak için ciddi bir enerji yani yakıt harcanır. Bu sebeple Ankaraya giderken daha fazla yakıt yakarsınız. Gözle görülecek kadar fazla hem de..
Ankaraya çok sık gitmeyenler, gelene kadar harcadıkları yakıtı görünce, Düzceye kadar doğru dürüst istasyon olmayan o otobana girmeden mutlaka yakıt ikmali yaparlar çünkü dönüşte daha az yakacaklarını tahmin edemezler.
İstanbuldan Ankaraya giden bir aracın Full yük ve klima ile 120 km ortalamada Yarım depodan az yakması imkansızdır. Bolu tüneline girdiğinizde yakıt göstergesinin düzcedek durumu ile arasında ağlatacak kadar fark vardır. Hele Cankurtarana tırmandığınızda işler iyice arapsaçına döner..
Dönüş yolunda ise Cankurtarandan Geredeye, Çaydurttan, yeniçağa'ya iniş ve sonrasında tünelden kaynaşlıya inişte ibre hiç oynamaz. Astra J lerde çok yanılma olmasa da Astra H nin bilgisayarı Kaynaşlıda kalan yakıta göre inanılmaz menziller gösterir. Çünkü son 150 km lik sürüşte araç 3-4 litre arası yakıt tüketmiştir. Astra H yol bilgisayarı bu mantıkla hesap yapıp 1/3 depoyla 500 km ler gösterir.
Diyeceğim odur ki, İstanbuldan Ankaraya gidişte 1000 metrelik rakım değiştimek ve bunu yüksek hızda yapma zorunluluğunuz sebebi ile çok fazla yakıt harcanır. Bu da dönüş öncesinde sizi psikolojik olarak yakıt almak durumunda bırakır. 100-110 km hızlar, açık trafik, güzel hava, boş araç, akıllı klima kullanımı ile gidip dönmek mümkündür tek depo ile. Ama ancak dönüşte daha az yakacağınızı biliyosanız deneyebilirsiniz bunu zira yola yarım depo altıyla çıkmak çok zor verilecek bir karardır.
